WordPress’in Dezavantajları

Nursen

Paylaşımcı Üye
Katılım
24 Nis 2020
Mesajlar
1,046
Beğeniler
5
WordPress’i duymayan kalmamıştır herhalde. Dünyada yaklaşık 100 milyona yakın aktif WordPress websitesi var ve bu sayı gün geçtikçe artmaya devam ediyor. Peki WordPress sizin için de uygun mu?
Bugünkü yazımda her zamankinden farklı olarak WordPress’in dezavantajlarını anlatıyor olacağım.
WordPress’in Dezavantajları
WordPress genel olarak oldukça kullanışlı bir yapı olsa da ihtiyaçlar doğrultusunda bu durum değişebiliyor. İşte WordPress’in sizin için uygun olmamasının 4 nedeni:
Hız
Google arama sonuçlarını etkileyen konuların başında website açılış hızı gelmektedir. Google yaptığı birçok açıklamada, website sahiplerinin kullanıcılara iyi bir deneyim sunması gerektiğini iletmekte ve website açılış hızının önemini vurgulamaktadır.
Konu WordPress’e gelince ne yazık ki haberler pek de iyi değil. WordPress yapısı gereği içerisinde çok fazla kod barındırmakta ve bu kadar kod herkes için gerekli değildir.
WordPress, genelikle içerik üreten kullanıcıların tercihi olmaktadır. Yazılara eklenen görseller, etiket-kategori yapısı, otomatik URL oluşması, eklenti entegrasyonu gibi birçok özelliğin çalışabilmesi için ciddi bir kod çalışması gerekiyor. Peki ya websiteniz bu kadar karmaşık değilse?
Konuyu basit bir örnekle detaylandırmak istiyorum.
Diyelim kahve satışı yapan bir websiteniz var ve sitenizde kullandığınız içerik neredeyse hiç değişmiyor. Devamlı içerik üretmiyorsunuz ve sitenizde yeni sayfalar oluşmuyor… Böyle bir durumda sayfalarca gereksiz koda ne gerek var? Websitenizde bulunan gereksiz ve hiç kullanmayacağınız kodlar, sitenizi oldukça yavaşlatacaktır!
Eğer ille de WordPress kullanacağım diyorsanız o zaman size harika bir eklenti önerebilirim. .
E-Ticaret
WordPress ile dilediğiniz tarzda bir website yapabilirsiniz, doğru. Ancak unutulmamalıdır ki her platformun mutlaka çok başarılı olduğu bir alan vardır ve ne yazık ki e-ticaret WordPress’in en güçlü yanlarından biri değil.
WordPress ile isterseniz bunu yapabilmeniz için önünüzde herhangi bir engel yok. Öncelikle kendinize bir e-ticaret uyumlu bir website ve siteniz ile uyumlu başarılı bir e-ticaret eklentisi almanız yeterli olacaktır. Ancak her şey bu kadar basit değil.
Başarılı e-ticaret platformlarının olmazsa olmazı raporlama araçlarıdır. Yani yönetim panelinde yer alan müşteri raporları, üyelik bilgileri, ödeme seçenekleri, pazarlama teklifleri, finansal veriler, iyi platformların fark yaratan özellikleridir.
E-ticaret siteleri arasında en çok tercih edilen platform Magento’dur. Aynı WordPress gibi basit bir kurulumu olan Magento, satış yapacağınız bir website açmayı planlıyorsanız, tercihiniz olabilir.
Karmaşıklık
WordPress, birçok platforma göre kullanımı çok daha basit bir yayın aracıdır. Yani sitenizi yönetebilmeniz için herhangi bir kod bilgisi gerekmez. Ancak eğer websitenizi detaylı bir şekilde yapılandırmak istiyorsanız, o zaman durum biraz farklı.
WordPress’te çok basit bir tema kurup yazılarınızı yayınlamaya başlayabilirsiniz. Ancak eğer teknik konulara ilgi duymuyorsanız WordPress kafanızı biraz karıştırabilir. Menüsü ve yazılarınızı yayınladığınız alan biraz karmaşıktır ve öğrenmek için biraz sabır gerekir.
Öte yandan eğer sadece yazılarınızı basitçe yayınlayabileceğiniz bir platform arıyorsanız, size blogger’ı önerebilirim. WordPress’e göre oldukça basit bir yapısı olan blogger, size limitli yetki verse de en azından kafanızın karışıp, motivasyonunuzun düşmesini engelleyebilir. isimli yazımda bu konuyu detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz.
Güvenlik
WordPress’in diğer bir dezavantajı ise yaşanan güvenlik sorunlarıdır. Aslında bu konu bence abartıldığı kadar ciddi bir konu değil. Anlatayım…
Yukarıda da bahsettiğim gibi milyonlarca aktif WordPress sitesi var ve bu sitelerin sahipleri e-ticaret sitelerinin sahipleri kadar bilinçli/deneyimli değil. Dolayısıyla website hacklenmeleri WordPress kullanıcıların sıklıkla başına gelebiliyor. Bu konuyu da basit bir örnekle anlatmak istiyorum.
WordPress yönetim paneline girebilmeniz için sitenizinadi.com/wp-admin yazmanız yeterli olmaktadır. (Bu giriş uzantısını tabii ki değiştirebiliyorsunuz ancak WordPress kullanıcılarının %99’u böyle bir değişiklik yapmıyordur). Dolayısıyla eğer kullanıcını adını birçok kişi gibi admin diye belirleyip, şifrenizi de 123456 koyarsanız, kusura bakmayın sizi de hacklerler
🙂

WordPress güvenlik sorunlarının bir diğer bölümü de güncellenmeyen temalardan kaynaklanıyor. Eğer uzun zamandır güncellenmeyen bir WordPress teması seçtiyseniz veya seçtiğiniz temayı güncellemeyi ihmal ettiyseniz, o zaman WordPress’te inanılmaz bir güvenlik açığı doğabiliyor.
Aynı durum eklentiler için de geçerli. Ne olduğunu bilmediğiniz eklentileri kesinlikle sitenize eklememelisiniz. Yüklenmesi saniyeler alan bir eklenti, bütün emeklerinizin çöpe gitmesine neden olabilir. Bir eklenti seçmeden önce çok fazla araştırma yapın derim.
Sizleri uyarmak istediğim son güvenlik konusu klasör yetkilendirmeleri ile ilgili… Cpanel’den websitenize ait klasörlerin veya sayfaların yetkilendirmelerini bilinçsizce değiştirirseniz, canınız çok sıkılabilir. Hatalı yetkilendirmelerin sonucu, spam botların sitenizi hacklemesi olabiliyor. Aman dikkat diyelim…
Yani özetle WordPress sitelerinin hacklenip hacklenmemesi kullanıcıların elinde. Giriş bilgilerinizi biraz karışık belirleyip, popüler/güncellenen temalar seçip bir de FTP yetkileriniz ile pek fazla oynamazsanız, sitenizin hacklenmesi düşük bir ihtimal olacaktır.
Sonuç
WordPress harika bir yayın aracı, eğer iş modeliniz ile uyuşuyorsa! Projenizi WordPress ile hayata geçirmeden önce mutlaka diğer platformları da biraz araştırın derim.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

Benzer konular

Üst