Bilgisayar Terimleri17

Kerimcan

Çalışkan Üye
Katılım
10 Mar 2018
Mesajlar
200
Beğeniler
1
Packet: Paketİletişim ağı üzerinden gönderilen veri birimi.
PING: Internet Paketi AraştırıcısıHedef makinelerin ulaşılabilirliğini test amacıyla kullanılan bir program. Genelde "filanca sisteme ping yap" şeklinde kullanılır.
Page View: Nota yazımında sayfa düzeninin görülmesi.
Page: Web'teki hypertext dökümanları.
Pan: Yatay x-aksı boyunca uzanan bir kamera hareketi.
Paradox for Windows 4.5: Analiz ve çizelgeler oluşturma çalışmalarında mükemmel, hızlı uygulama geliştirme ve kişiye özel uygulama geliştirme gücü mükemmel, kullanım kolaylığı iyi düzeyde yer alıyor. Front-end geliştirme özelliği orta düzeydeki bir program.
Parametre: Özel bir program için verilmiş değeri gösteren değişken. Bir sistem, araç veya birimin sonradan belirlenebilen değişkeni.
Parity: Hafızadaki data errorlarını tespit etmek için kullanılan fazladan bir bitlik kod. Data içerisindeki aktif bitlerin toplamının tek veya çift olduğunu sayarak kontrol işlemini gerçekleştirir.
Partition: Sabit disk içerisindeki, özel amaçlar için kullanılan küçük bir bölüm. Hartdiskin varsa bölüntüsünü, kapasitesini, işletim sisteminin yerini vs. gösterir.
Path (Yol, iz): Bir bilgisayar grafik nesnesinin izlediği yol.
Path: 3D bir doğru. Bu düz, eğrilmiş ya da basamaklar şeklinde olabilir. Bu tip bir Path boyunca objeler, ışıklar ya da kamera hareket edebilir. Pathler genelde Keyframe'lerden daha yumuşak bir hareket verirler.
Pause: Videoda kısa durdurma tuşu. Banda zarar vermemesi için belli bir süre sonra otomatik olarak playbach konumuna dönüşür (=still).
PC (Personel Computer): Kişisel Bilgisayar.
PCM: (Pulse Code Modulation) Ses renklerinin örneklenebilmesinde kullanılan bir teknik.
PD: Genel kullanıma açıkPublic DomainÜcretsiz olarak kopyalayıp kullanabileceğiniz programlara verilen isim.
Peripheral: Dışarıdan bağlanarak kullanılan I/O veya depolama (kayıt) cihazları.
PERL: Unix altında CGI programlarına alternatif olarak çıkan güçlü bir programlama dilidir.
Perspective Interpolation: Perspektif bir alan içindeki hatalı yüzeyleri düzgün bir duruma getirir. Örneğin, uzun bir mesafeye doğru giden bir demiryolu görüntüsü daralır ve renk değiştirir. Bu renkler bir bilgisayar ekranında 'Perspektive Inetrpolation'kullanılarak görüntülenebilir.
PGA: Profesyonel Grafik Adaptörü
Picture search (PS): Resim arama. Görüntü geçişini on kat hızlandırabilir.
Pie Chart (Pasta tablosu): Bölümlerin bir bütün ile büyüklük veya fazlalık bakımından mukayese edildikleri bir grafik yorumu.
Pinch-off: Daraltma, sıkma, kıstırma.
PING: Internet Paketi Araştırıcısı (Packet Internet Groper).
Ping: Internet üzerindeki bir adrese ulaşılıp ulaşılmadığını kontrol eden bir yardımcı program.
PIP (Picture in Picture): Resim içinde resim. Aynı ekran içinde televizyonun birkaç kanalının ve video görüntüsünün izlenmesine imkan verir. Görüntü kaydırılabilir veya dondurulabilir.
PITCH WHEEL: Frekans ve modülasyon seviyesi ayarı için
Pixel: CCD gibi bir bilgisayar ekranının veya bir grafik sensor cihazının temel görüntü elemanı. Bilgisayar yaratabildiği en ufak nokta
Pixel: Resim elemanı için kullanılan kısaltma. Tek bir bitlik bilgi ile monitör üzerinde adreslenebilen tek bir noktadır.
Pixelization: Devamlı bir imgeyi bloklara ayırıp dijital bir görüntü vermek için, imgesel yapabilen yazılım kullanımı.
PKZIP: PC'ler için paylaşımı ve kullanımı ücretsiz olan bir sıkıştırma yardımcı programı. PKUNZIP adındaki bir diğer program da bu sıkıştırma dosyaları açar.
POINT: Adres: . Derecelendirilmiş ve tanıtımı yapılmış bir sürü Web servisi arasından bağlanmak istediğinizi buradan bulabilirsiniz. point ayrıca bir TOP 10 listesi ve uluslararası haberlerden başlıklar sunuyor.
Point-to-Point Protocol (PPP): Noktalar Arası ProtokolRFC 1171'de tanımlanan bu protokol, seri bir hat üzerinden (örneğin telefon hattı) iki noktayı birbirine bağlama işlemini tanımlar. Seri Hat Üzerinden Internet Protokolü (Serial Line IP).
Polarite: Uygulanan DC gerilimi.Polarizationolarizasyon. Bir elektromagnetik dalganın elektirk alan vektörünün doğrultusu. Elektromagnetik dalgalar yatay, düşey, dairesel ve eliptik polarizasyonlu olabilirler.
POP: Posta Ofisi Protokolü (Post Office Protocol).
POP: Herhangi bir SLIP, PPP bağlantı sağladığınızda genellikle bir POP hesabınız olur. Bu hesap postanızı atmak için e-mail programınızı kullanmanızı sağlar. Kısaltmanın diğer bir açılımı ise Point of Presence'dir.
PORT ADRESS: TCP/IP tabanlı uygulamalar hattın diğer ucundaki bilgisayarla konuşmak için belirli bir port adresi kullanırlar. Port adresi, içinde verilerin nereden alınıp nereye verileceğini kesin olarak saptayan bir mekanizma barındırır.
Port: Bir eletronik devreye şebekeye ve sisteme giriş noktası.
Port: Diğer çevre birim elemanları ile haberleşmeyi sağlamak için kullanılan giriş-çıkış bağlantı noktası (kanalı)'dır. (seri veya paralel port)
Post Office Protocol (POP): Posta Ofisi ProtokolüTek kullanıcı sistemlerin bağlandıkları hizmet birimlerinden posta mesajı alışverişi yapabilmelerini sağlayan protokol. POP, POP2 ve POP3 diye üç uyarlaması vardır. Sonraki uyarlamalar önceliklerle uyumlu değildir. Elektronik Posta (Electronic Mail).
Postmaster: Bir ağ üzerindeki E-posta problemleri ile ilgilenen personel.
Potentiometer: Ses düğmesi. (potansiyometre)
Power supply: Güç kaynağı.
Power: Güç, enerjinin harcandığı ya da işin yapıldığı değer.
PPP: Noktalar arası protokol. Seri bir hat üzerinden (örneğin bir telefon hattı) iki noktayı birbirine bağlama işlemini tanımlar.
PPP: Modem aracılığıyla seri bağlantılar gerçekleştirmede kullanılan yeni bir protokoldür. SLIP protokolüne göre hatta düzeltme ve sıkıştırma özellikleri daha gelişmiş olduğundan bu protokolden %5-10 daha hızlıdır. Çoğu Web tarayıcısı PPP veya SLIP bağlantısı istemektedir.
PAS 16: Media- Vizion'in bu iki kartı bir birine çok benziyor. Yanlız PAS +'ın örnekleme ve çalma genişliği sadece 8 bitken PAS 16, 8, 12 ve 16 bitlik örneklemeler yapıp, çalabiliyor. Her ikisinin de 44.1 KHz.e kadar kapasitesi var bu iki kart ADPCM sıkıştırma ve dinamik filitreleme özelliklerine sahip. SBPro ve SB 16 gibi paslarda yamahanın 4 işlemcili FM çipi OPL 3 kullanıyorlar. PAS 16'nın program desteği çok tatminkar PAS'ların SB ve SBPro uyumlulu her ne kadar Media Vizion tarafından %100 olarak belirtese de, bazı problemlerle karşılaşmak mümkün. PAS 16 oldukça iyi bir kart, fakat ucuz değil. En iyi avantajlarından birisi SCSI aracısını içermesi. Kartın mekanik kalitesi üzerinde biraz çalışılmış. Midi parçalarının FM çipinden dinlemek hayal kırıklığı yaratabilir. Fakat 16 bitlik müzik modlüleri çok iyi duyuluyor. PAS 16 birlikte gelen programlar miktar ve kalite açısında bu karta artı puan getiriyor.
Prob: Frekans ve benzeri etkenlerde empedans uygunluğu sağlayan araç ya da bağlantı kablosu.
Program search: Kaset teyplerde bandın önceden programlanan belirli sayıdaki bölümünün çalışmasına imkan veren sistem. Bu program sayısı genelde 12 olur. Programlardan birkaç tanesi yardımcı bir tuş ile tekrarlanabilir. Çift kasetli teyplerde birinci kasetteki programların sırası ile ikincisi arasında bir uyum yaratılabilir.
Program select Button: Program seçici düğme.
Program: Bilgisayarların çalışmasını kontrol eden komutlar grubu.
Program: Bilgisayara özel işlemler veya hedefler için verilen talimatlar dizisi. Programlara aynı zamanda 'software-yazılım'adı verilir.
PROM: PROM adlı programlanabilen ROM'dan gelmektedir. PROM satın alındıktan sonra kullanıcı tarafından programlanabilir. Program kullanıcı tarafından bir kez yazıldıktan sonra, başka bir program yazılamaz. PROM içerisinde ince nikel krom teller bulunur, bu teller sigorta teli gibidir. PROM programlayıcısı hazırladığı doğruluk tablosuna göre ve tümleşik devrenin adres girişlerine uygun akım uygulayarak bu telleri yakar. Bu işlemi yapan hazır PROM programlayıcısı cihazları piyasada bulunmaktadır. PROM üreten fabrikalarda kullanıcının doğruluk tablosuna göre programlayabilmektedir.
Prompt: Ekranda görünerek, kullanıcıdan komut beklendiğini ifade eden bir karakter veya karakter dizisi. >: a veya c >:
PROTOCOL: Protokol, iki bilgisayarın birbirlerine veri yollarken izledikleri biçim, veri aktarma formudur. Protokoller bilgisayara alt düzey kodlar yollayarak iki makina arasındaki iletişimi sağlar.
Protocol: Protokolİki bilgisayar arasında mesaj alışverişi sırasında kullanılacak mesaj yapıları ve kurallara protokol denir.
Protocol: Bilgisayar arası iletişimde iki bilgisayarın uyması gereken iletişim kuralları.
PS: Picture Search.
PTC: Pozitif sıcaklık katsayılı direnç.
Public Domain Software: Telif hakkı olmayan ve serbestçe el değiştirilen ve kopya edilen yazılım.








Rafine etmek:Tamamen RAM'a depolanabilmesi için sıkıştırılmış bir bilgisayar animasyonlu sekans.
RAM-Animation: RAM (Silinebilen Bellek) olarak bilinen bu elemanlar oku/yaz belleği olarak da adlandırılır. RAM, gelişi güzel geçişi olan bellek demektir. RAM'lar her türlü sayısal devrede ve özellikle bilgisayarlarda geçici veri ve program saklanmasında kullanılır.Bilgisayar programı işleme girdikçe, RAM bölgelerinin çoğunun içindekiler de sürekli olarak değişecektir. Bu nedenle bilgisayar hızının düşmemesi için okuma ve yazmayı tamamlama süreleri RAM'da hızlı olması istenir. RAM'ların en büyük sorunu geçici bellek olmasıdır, yani RAM'ın elektrik enerjisi kesildiğinde saklı olan bilgi de kaybedilir. Bazı devrelerde elektrik kesildiği anlarda saklanan bilginin silinmemesi için batarya ile besleme sağlanır.
RAM: Slayt, film şeridi veya video ya da audio bant bölümlerine, orijinal kronolojisine bakılmaksızın girebilme olanağı.
Random Access: Rasgele Erişim. 1. Bilginin elde edileceği bir sonraki konumun, hiç bir şekilde bilginin son olarak elde edilmiş olduğu konuma bağlı olmadığı koşullarda, bir veri saklama yerine erişim yöntemi. 2. Her sözcüğe erişimin, diğer tüm sözcüklerin yerlerinden bağımsız olduğu ve sözcüğün adresine göre yapılan erişim yöntemi.3. Bilginin elde edilecek yerin, daha önce alınan bilgi yerlerinden tamamen bağımsız olduğu veri saklama yerine erişim yöntemi. Örnek olarak manyetik davullar, diskler veya çekirdek bellekler gösterilebilir.
RANDOM ACCESS: Radyo ve televizyon vericisinden yayın alımının mümkün olduğu maksimum uzaklık.
Raster: İmgenin görüntülendiği monitör ekranındaki taranmış olan ışıklı ekran.
Raster: Yüksek çözünürlüklü monitör ve kartlar, dye-sublimation yazıcı, multimedya ürünleri renk kalibratör sistemleri
Raytracing: Radyo ile bilgi veri hizmeti. Yayınla birlikte kısa mesajlar yazılı olarak seçilebilir. Ancak radyonun bu alıma uygun bir dijital akımın olması gerekir.
RDS (Radio Data Service): Kahrolası Elkitabını Oku (İnternette)Bu kısaltma genelde birisi çok basit ya da genel bir soru sorduğu zaman kullanılır.
RTFM:kullanım kılavuzunu oku
Real Time kayıt:Sequencer programlarında metronom dinlenerek yapılan canlı müzik şekli.
Real Time Recording: Artık bilgisayarlarımız bu kart sayesinde bir sinema ekranı, bir TV ekranı,bir konuşan Ansiklopedi ve hatta konuşan döküman sistemi diyebiliriz. İlk resimli ansiklopediyi 1922'de basan COMPTON ilk multimedya ansiklopedisini de 1990'larda piyasaya sürdü. Compton's Interactive EnyclopediaŞimdi COMPTON'un tüm CD kütüphaneleri; video oyunlarının her cinsi, ansiklopedilere başvurulan dökümanlar, iş dünyası, almanaklar, atlaslar, seyehat kılavuzları, safariler, müzik, avcılık, tenis, balıkçılık, golf vs. dersleri, dünya kupası albümleri, mega starların klipleri, video klipler hemen hepsi CD-ROM sürücüsü olan bütün bilgisayar kullanıcılarının elinin altında, renkli ve hareketli olarak ekranlarında... Çağdaş teknoloji sizi bilim ve eğlence dünyasına davet ediyor,bu daveti kaçırmayın.
Real-Time Animation: Bilgisayar ekranında gerçek saat zaman dilimine bire bir nispetinde uyan zaman.
Real-Time: Web Tarayıcılara FM kalitesinde konuşma ve müzik dinlemek için eklenen bir programdır. Bu programı tek başına kullanabileceğiniz gibi Netscape'e de ekleyebilirsiniz. Bu program hakkındaki demolar için Sony Magic Link'i adresinden ya da Real Audio'yu adresinden bulabilirsiniz.
REAL AUDIO: Bireysel veya grup gösterimi için imgenin şeffaf cam veya özel madde ile kaplanmış bir akrilik ekrandan geçirilmesi. Ekran projeksiyon cihazı ve seyirci arasına yerleştirilir.
Referans: Yansıma.
Reflection: Yansıtıcı eleman.
Reflector: Ani tepki geriye çekmek.
Refleks: Yazıcı
Register: AC ya da DC gerilim değerini kararlı tutmaya çalışan devre.Regüle: Kararlı, kararlı duruma getirme.
Regülatör: Teypte iki kasedin arka arkaya çalınması.
Relay play: CD'de kalan sürenin gösterildiği hane.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

Benzer konular

Üst